Yoğun Bakım Hastalarında Malnütrisyon

A VPN is an essential component of IT security, whether you’re just starting a business or are already up and running. Most business interactions and transactions happen online and VPN
YOĞUN BAKIM HASTALARINDA MALNUTRISYON

Yoğun Bakım Hastalarında Malnütrisyon (Kötü Beslenme)

Toplam vücut ağırlığının %80’i mevcut olan ya da son altı ayda vücut ağırlığının %10’unu kaybetmiş, serum albumin düzeyi 3 gr/dl ve serum transferrin düzeyi 150 mg/dl’nin altında olan, lenfosit sayısı ise 1200’den az olan hastalar ve derisinde antijenik uyaranlara karşı yanıt azalmış hastaların beslenme desteği alması gerekir. Yoğun bakım ünitesinde yatan hastaların özellikle beslenme ihtiyaçları diğer destek tedavileri kadar önem arz etmektedir. Hastalara uygun beslenme yönteminin iyi seçilmesi için öncelikle beslenme hikayesinin doğru şekilde alınması, hastaya uygun enerji ihtiyacının hesaplanması, antropometrik ölçümler, biyokimyasal ve immünolojik testlerin yapılması elzemdir.

İnsan vücudunun tüm fonksiyonlarını etkisi altına alan ve eş zamanlı olarak klinikte çoğu kez dikkate alınmayan önemli bir olgu kişinin beslenme durumudur. Yetersiz besin alımı ya da sindirilmiş besinleri kullanma ve absorbe etmede yetersizlik sonucu ortaya çıkan besin eksikliği durumu malnütrisyon olarak tanımlanır. Malnütrisyon besinlerin yetersiz alımı, emilimin bozulması ve besin kullanımı veya metabolik ihtiyaçların artmasından kaynaklanan organizmadaki birçok organ ve sistemi etkisi altına alan, en yaygın olan beslenme bozukluğudur. Beslenme bozukluğu temel besinlerin yetersizliği ya da mineral ve vitamin gibi diğer besinlerin eksikliği sebebiyle gelişebilir. Beslenme bozukluğu riski taşıyan hastalar sıklıkla; cerrahi, vasküler cerrahi hastaları, kanser, uzun süre yatması gerekli olan ortopedi hastaları, ağır psikiyatri, nöroloji vakaları ve diğer yatan hastalardır.

Gelişmiş olan ülkelerde malnütrisyonun esas sebebi hastalıklardır. Son 30 yıl içinde yapılmış olan pek çok çalışmada, hastanede yatmakta olan hastalarda hastalıkla alakalı malnütrisyonun önemi vurgulanmıştır.Vücut ağırlığının sık ölçümü beslenmenin yeterli miktarda olup olmadığının değerlendirilmesinde en kolay yöntemdir. İstemli olmayan ciddi kilo kayıpları mortaliteyle özellikle ileri yaşlarla ilişkili bulunmuştur. Ağırlık kaybından kasıt vücut ağırlığının bir ay içerisinde %2, üç ay içerisinde %5, altı ay içerisinde %10’dan fazlasının kaybedilmesidir.

Malnütrisyonun yoğun bakım hastalarında birçok olumsuz etkisi olmakla birlikte hastaların hastalık seyrini de önemli ölçüde değiştirmektedir. Yoğun bakım hastalarında malnütrisyon, artmış mortalite, morbidite ve artmış ventilatöre bağımlılık ile yoğun bakımda yatma süresi, artan oranlarda enfeksiyon ve yara iyileşmesinin bozulmasıyla ilişkilidir. Bütün yoğun bakımda yatan hastaları etkileyen malnütrisyon özellikle sepsise girmiş hastalarda, travmaya maruz kalmış ve yanıklı hastalarda olumsuz etkileri daha tehlikeli ve geri dönüşsüzdür. Bayır ve arkadaşlarının yapmış olduğu çalışmaya 2887 yoğun bakım hastası dahil edilmiştir. Çalışma sonucunda artan protein ve enerji alımının genel durumu kötü hastalarda iyileşmiş klinik sonuçlarıyla ilişkili olduğu saptanmıştır.

Türkiye’de Hastalıkla İlişkili Malnütrisyon Prevalansı

Tüm dünyada yapılan mevcut prevalans çalışmaları, geriatrik hasta popülasyonun yaklaşık olarak dörtte birinin (%20-30), polikliniklerde bakılan veya toplumda var olan yaşlıların %5-15’inin, hastaneye başvuru yapan yaşlıların %15-45’inin, hastanede yatan geriatrik hastaların %20-65’inin ve çeşitli kurumlarda kalan yaşlıların %25-85’inin malnütrisyona eğilimli ya da malnütrisyona sahip olduğunu göstermektedir.

Türkiye’de totalde 62 adet hastanede yapılan çalışmada kişilerin 29,139 u yani %15’inin malnütrisyonlu olduğu kanısına varılmıştır. Yoğun bakım hastalarının %52’sinin, nöroloji hastalarının %23,9’unun, medikal onkoloji hastalarının %43,4’ünün, gastroenteroloji hastalarının %19,1’inin, hematoloji hastalarının %24’ünün, göğüs cerrahisi hastalarının %18,2’sinin ,gastronitestinal cerrahi hastalarının %18,3’ünün, kardiyoloji hastalarının %10,3’ünün, dahiliye hastalarının %16,4’ünün ve kardiyak cerrahi hastalarının ise toplamda %10,9’unun malnütrisyonlu olduğu tespiti yapılmıştır

Yorum Yap

İlginizi Çekebilir

Omega 5 Nedir? Faydaları Nelerdir? Omega 5 Nelerde Bulunur?

Omega 5

Omega-5 vücut tarafından üretilmeyen esansiyel bir yağ asididir.

Katarakt Nedir?

Katarakt Nedir?

Katarakt Nedir? Katarakt, gözünüzün normalde şeffaf olan merceğinin

Ketojenik Diyet Rehberi

Ketojenik Diyet

Ketojenik diyet, geleneksel diyet anlayışını düşük karbonhidrat ve

Takip Et